Yorucu bir günün ardından, keyifle yapılan kahvaltılarda, gittikçe koyulaşan sohbetlerde, yağan bir yağmuru izlediğinizde, finaller için sabahlanan gecelerde, her pazartesi başlayan diyetlerde, soğuk kış günlerinde boğaz ağrısında ve nice anda demlenen bir çayın keyfini hepimiz biliriz. Pek çok çeşidini pek çok farklı şekillerde tükettiğimiz popüler çayların kökenine, sağlık üzerine etkilerine, hazırlanma yöntemlerine, önerilen alım miktarlarına ve dikkat edilmesi gereken noktalara göz atalım.
Sirkadiyen yaklaşık bir günü ifade etmekte kullanılır. Sirkadiyen ritim ise vücudun yaklaşık bir günlük fizyolojik ve biyolojik değişimidir.İnsanda uyku-uyanıklık döngüsünde en belirleyici etken sirkadiyen ritimdir. Sirkadiyen ritmin oluşmasında ve düzenlenmesinde ön hipotalamusta yer alan suproklazmik nükleus(SCN) etkilidir. SCN; sindirim, besin alımı ve metabolizması, hormonal ve metabolik regülasyon, iştah, yeme davranışı ve fiziksel aktivite zamanlaması gibi birçok işlevi kontrol eder.
Bu yazımızda son dönemlerde popülerleşen beslenme modellerinden bir tanesi olan ketojenik diyet hakkında konuşacağız. Ketojenik diyet, temelde Epilepsi, Otizm, Parkinson ve Alzheimer gibi hastalıklarda nöbet sıklığını azaltmak ve tedavi sürecine yardımcı olmak amacıyla kullanılırken şimdilerde zayıflama amacıyla da uygulanmaktadır.
Ketojenik diyete adını veren ketonlar, düşük karbonhidrat ve protein tüketimi sonucu alternatif enerji kaynağı olarak üretilir. Bu da vücudun yağ yakmasına neden olur. Ketojenik diyetin zayıflamak amacıyla kullanılmasındaki mantık buradan gelir. Ketojenik diyet, karbonhidrat ve protein kaynaklarından kısıtlı, yağlardan zengin bir diyettir. Bu nedenle ketojenik diyetlerin uygulanması zor olup uzun süre devam ettirilmesi hem zorlayıcı hem de sağlık açısından riskli olabilmektedir. Diyette kullanılan yağın büyük çoğunluğu zeytinyağı, balık, avokado, yağlı tohumlar, kırmızı/beyaz et, süt/süt ürünleri, yumurta, kaymak, krema, mayonez benzeri besinlerden gelmektedir.
Son zamanlarda giderek popüler hale gelen glutensiz diyet birçok kişi tarafından uygulanmaktadır. Bu kadar sık kullanılmaya başlanılan diyet stilinin kimlere uygun olduğu, insan sağlığına yarar ve zararları nelerdir gibi soruların cevabı merak uyandırmaktadır. O halde ilk olarak gluten nedir ondan bahsedelim. Gluten; buğday, çavdar, yulaf gibi tahılların yapısında bulunan yapışkan ve elastik özelliği taşıyan bir proteindir. Gluten özellikle buğdayda bulunmasından dolayı soframızda ekmek, simit ve kek gibi birçok unlu mamulün içinde bulunur.
Bilimsel olarak diyet, bireylerin ya da belirli bir toplumun beslenme biçimini belirtmek için kullanılan bir terimdir. Son zamanlarda obezitenin genel popülasyonda artmasıyla birlikte tarihi 1830’lara dayanan popüler diyetler yeniden gündeme gelmiştir.
Kitaplarda, magazinlerde, internette veya televizyonda çok farklı diyet örneklerini neredeyse her gün görmek mümkündür. Popüler diyetler genellikle zayıflama ile ilişkilidir. Oysa obezite; altında birçok farklı sorunun yattığı, tedavisi de oldukça ciddi ele alınması gereken bir konudur. Son yıllarda ülkemizde bilimsel gerçeklerden uzak popüler diyetler sağlığı olumsuz etkilemektedir.
Çin’in Wuhan kentinde Aralık 2019 tarihinde başlayan korona virüsü kısa zamanda tüm dünyayı etkisi altına alarak Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından pandemi olarak nitelendirilmiştir. Henüz etkili bir tedavi metodunun geliştirilemediği yeni tip koronavirüs (COVID-19) son dönemlerde ciddi morbidite ve mortalite sebebi olarak görülmektedir.
İnsan yaşamının yaklaşık üçte birlik bir zaman periyodunu kapsayan uyku, vücudumuzun temel ihtiyaçlarından biridir. Fakat günümüzde sınavlar, iş yoğunluğu, sosyal medyanın fark ettirmeden , sinsice hayatımızın bir parçası olması ve bir çoğumuzda oluşturduğu bağımlılıklar ve bunun gibi bir çok sebep, uyku periyodumuzu dolayısıyla da uyku ve yaşam kalitemizi kötü etkilemekte.